“Geçmiş bitti. Gelecek belirsiz. O halde sadece şimdi vardır.” Şüphesiz ki insan hayatında biri diğerinden daha önemli veya özel anlar vardır. Ancak genel olarak şimdiyi geçmişten veya gelecekten daha önemli kılan bir şey var mıdır? Şimdilerde pek çok kişinin dilinden düşmeyen bu anda kalcılık, carpe diem’cilik veya şimdiciliğin en büyük atalarından biri, ünlü imparator Marcus Aurelius. Kendisi böyle düşünmesine rağmen…
Ölüm – I : Çok da Felsefi Olmayan bir Deneme
Merhaba, hepimiz öleceğiz. “Öleceğimiz gerçeği hakkımızdaki en önemli gerçektir.” Ölüm – Todd May “Dünyada ölümden başkası yalan.” Yalan – Candan Erçetin O zaman ölmeden önce düşünülmesi gereken bir konu olarak ölümün ta kendisi hakkında neden bir şeyler söylemeyelim? Epikuros’un buna cevabı “Ölüm varsa ben yokum, ben varsam ölüm yok, devamke.” olabilirdi. Ama insanlar için mevzu bu varoluş probleminden ziyade ölüm…
Kedilere saldıran torbalar!
Torbalı saldırıya uğrayan Zelda’nın olayla ilgili açıklamaları! Ben Zelda, dün akşam çok hain bir torbanın saldırısına uğradım. Olay esnasında feci şekilde korkuya kapılan Çilek bu travmadan sonra aşırı premseslik depresyonuna girdi. Şimdi size detayları açıklayacağım. Bu korkunç saldırı ve küllerimden nasıl doğduğum tarihe not düşülmeli. Güneşin batmasına yakın bir vakit her şey normal seyrinde vuku bulurken ellerinde torbalarla iki yabancı…
Hayatımızın Boyutları ve Yaratıcılık üzerine
Bazen gün içinde yatay hayatın işlerine fazlaca gömüldüğümü fark eder, ruhumun nefes almak istediğini hissederim. Bu his geldiğinde materyal hayatın nesiyle kafa yoruyorsam -genellikle işimle ilgili bir detay olur- onu bırakıp camı açarım. Camdan dışarıyı izlerken, benim dışımda koskocaman bir alemin olduğunu, hayatın çok yönlülüğünü, her şeyin altından başka başka anlamlar çıkabileceğini ve ölümlülüğü hatırlarım. Bazen de kediler vasıtasıyla gelir…
Aşk Üzerine II – Neden şu veya bu değil de “o” kişiye aşık oluruz?
Kafa karıştırma sanatı Serinin ilk bölümünde insanın psiko-biyolojik bir çerçevede değerlendirilmesi gerektiğini vurgulamıştık. Bununla neye dikkat çekmek istediğimi biraz daha açayım; insana dair fenomenleri tek bir açıdan incelemeye çalıştığımızda her zaman bir şeyler eksik kalıyor. Çünkü böylesine komplike bir sistemde herhangi bir olayı tek bir değişkenle açıklamak mümkün değil. O yüzden farklı farklı değişkenleri, birbirlerine olan etkilerini de gözardı etmeden…
Durmak Bilmeyenlerin İhtiyacı: Felsefe
Bu yazıyı yazmaya başlamadan önce nöronlarım arasında birtakım çatışmalar yaşandı. Biri “kalk gidelim bu düşünce bize göre değil” derken öbürü “b.k yeme otur aşağı” diye homurdandı. İşin içinden çıkamayınca tanrılar meclisini toplamaya karar verdik. Hangi işin içinden çıkamadın derseniz, düşüncelerimi derleyip toplama işinin içinden. Dağınık düşünceleri toplamak gerekiyorsa vakit blog yazma vaktidir. Bu sebeple biraz felsefe yapacağız. Bazı soruları soramazsın,…
İçimizdeki Uslu Çocuk
Aklımda “İyi hadi, bir günü daha yedik” düşüncesiyle eve dönüyorum. İnsanın sayılı günleri olduğunu bildiği halde bir günü daha yediği için sevinmesi de ayrı bir zavallılık ya neyse. Sanki hiçbir şey düşünmüyormuş gibi metrodaki yerimde otururken, o gün yaşadığım diyalogların özetini geçen zihin spikerim iş başında. Aslında kibar, makul ve ısrarcı olmayan bir insan olmama rağmen, insanlara kredi kartı almaları…
Aşk Üzerine-I: Aşk mı, değil mi, eğer aşksa; ne içerirdi, ne içermezdi?
“Zaten aşk dediğin, onu “o” sanmak, ondan “o”na ulaşmak, onu “o” yapmak değil mi? Kendinin ötesinde bir öteye uzanmak değil mi?” Cem Mumcu -Kendine Bakma Kitabı Konuya nerden bakacağız? İnsanla ilgili fenomenlere sadece biyolojik, sadece evrimsel ya da sadece kimyasal bir bakış açısıyla bakmak düşünsel çerçevemizi oldukça daraltır. Yani bu “sadece” durumu, fenomenlere anlam verebilmek açısından epey bir sıkıntılı.…
Betonlar Arasındaki İnsanın Anlam Arayışı
Eşya deyip geçme! Tam karşıdaki balkonda duran küflü paslı eski buzdolabı; ne zaman kafamı çevirsem orada, yanındaki diğer ıvır zıvırla yağmur, güneş, sıcak, soğuk demeden bekliyor. Bütün bunlara maruz kalmasına rağmen atılamayan, bir türlü gözden çıkarılamayan bir garip eşya. Bu eski buzdolabı ne zaman dikkatimi çekse hemen o evde yaşayan insanları düşünmeye başlıyorum: kimler, neciler hiç bilmiyorum, ama gözümün önüne…
Bir Tutam Bilgi Felsefesi ve Zıtlıklar İçindeki İnsan
Görmek işitmek duymak düşünmek ve konuşmak… koşmak alabildiğine başı dolu başı boş koş- -mak… Hehehey TARANTA-BABU hehehey, yaşamak ne güzel şey anasını sattığımın yaşamak ne güzel şey… Nazım Hikmet Geliyor sıram ansızın atlayacağım boşluğa ne çürüyen etimden haberim olacak ne gözlerimin çukurunda dolaşan böceklerden durup dinlenmeden ölümü düşünüyorum sıram yakın demek. Nazım Hikmet Nazım Hikmet’in farklı zaman dilimlerinde kaleme aldığı…